Görünümler: 0 Yazar: Site Editor Yayınlanma Zamanı: 2023-09-15 Köken: Alan
Solucan dişli redüktörleri, çeşitli nedenlerden dolayı diğer dişli azaltıcılarına kıyasla genellikle sessiz olarak kabul edilir:
Kayar Kontak: Solucan dişli redüktörleri, sarmal veya mahmuz dişli redüktörlerinde olduğu gibi yuvarlanma hareketi yerine kayan bir hareketle çalışır. Solucan ve solucan tekerleği arasındaki temas, dişli dişleri arasındaki temastan ziyade iplikler boyunca sürgülü bir hareket içerir. Bu sürgülü hareket, dişli dişlerin etkisi veya örgüsü olmadığı için daha az gürültü üretir ve genel gürültü seviyesini azaltır.
Daha az diş etkileşimi: Solucan dişli redüktörleri, herhangi bir anda çok daha az diş katılımına sahiptir ve birden fazla diş meshingine sahip diğer dişli tiplerine kıyasla. Bu sınırlı sayıda diş temas noktası, çalışma sırasında daha az titreşim ve gürültü ile sonuçlanır.
Kendi kendine kilitleme: Solucan dişli redüktörlerinin kendi kendine kilitlenen özelliği de sessiz çalışmalarına katkıda bulunur. Solucan dişli redüktörü aktif olarak tahrik edilmediğinde, solucan ve solucan tekerleği arasındaki sürtünme, çıkış şaftının geri çekilmesini önler, doğal mekanik tutma ve ek frenlere ihtiyaç duymadan ters hareketi önler. Bu kendi kendine kilitlenen özellik, istenmeyen hareketin neden olduğu herhangi bir çıngırak veya gürültüyü önler.
Yağlama: Solucan dişli redüktörünün uygun yağlanması, düzgün çalışmayı sağlar ve solucan ve solucan tekerleği arasındaki sürtünmeyi azaltır, bu da daha sessiz bir performansa neden olur. Yüksek kaliteli yağlayıcılar, dişli etkileşimi sırasında titreşimleri azaltmaya ve gürültüyü emmeye yardımcı olur.
Bununla birlikte, solucan dişli redüktörleri genellikle daha sessiz olsa da, verimliliklerinin sarmal veya mahmuz dişlileri gibi diğer dişli tiplerine kıyasla daha düşük olabileceğini belirtmek önemlidir. Bunun nedeni, kayma eyleminin daha fazla sürtünme yaratması ve ısı şeklinde daha fazla enerji kaybına yol açmasıdır. Dişli redüktör tipinin seçimi, gürültü seviyesi, verimlilik, tork ve hız dahil olmak üzere özel uygulama gereksinimlerini göz önünde bulundurmalıdır.